23 Ekim 2007 Salı

GİRESUN KALESİNDE GEZİNTİ

"Anne bak orda Tüyk bayyayı var."
"Anne oyası neresi?"
"Anne Boztepe Giyesun'a mı gelmiş?"
gibi soruların ardı arkası kesilmeyince Eylül Ilgın'ı Giresun Kalesi'ne
çıkarmak zaruret haline geldi.
Önce Topal Osman Ağa'nın anıt niteliğindeki mezarına çıktık.
Mezarın başında bulunan kitabe ve kitabenin şimdiki halinde yazanlar:"Hüvel baki Giresunlu Feridunoğlu 1883 doğumlu Merhum Osman Ağa 1912 Balkan Harbine gönüllü olarak gidip, Çorlu savaşında ayağından yaralanarak sakat kalmıştır. Umumi harpte gönüllü müfrezesi ile Harşıt Müdafaasında bulunmuş, Koçgiri isyanının bastırılmasına katılmış, teşkil ettiği alay ile Sakarya harbine girmiş, işgal kuvvetlerinin yurdumuzdan atılmasına kadar bütün savaşlara katılmış, gösterdiği yararlıklara karşı Binbaşılıktan Yarbaylığa yükselmiştir. Sulh'tan sonra Hicaza gitmek niyetine ölümü mani olduğundan kendisine bedel harp arkadaşı Kurtoğlu Hacı Hafız hacca gönderilmiştir. Hacı Osman Ağa Ruhuna Fatiha. 1923"
Kalenin onarılmış dar surlarını ve çukurlarını aştık:)
Eski topun olduğu olduğu yere vardık.
Giresun'un doğu kısmına doğru bir poz verdik.
Arkamızda ki küçük karaltı Eylül Ilgın'ın her gördüğünde çığlık attığı
Giresun Adası.
Ama henüz biz gidemedik.

" Kımızı,kımızı ne güzel dimi anne?"

Herkez kendi güzergahında ilerliyor.

Limanın üzerinde batan güneşi izlemek ise ayrı bir tat.

İşte Eylül Ilgın'ın her seferinde gösterdiği şanlı bayrağımız.

Bu kadar gezintinin üzerine birde parkta oynayınca yoruldu bizim küçük hanım.Gerinerek yorgunluğunu atmaya çalışıyor anlaşılan:)

***Giresun Kalesi Hakkında Bilgi: Giresun kalesi kentin kuzeyindeki yarım adanın kente hakim tepesi üzerinde yer almaktadır. Kalenin günümüze kadar gelebilen kalıntıları merkez kule ve ona bağlı güneydeki sur duvarlarıdır. Sur duvarlarının tabanındaki dikdörtgen büyük blok taşlardan yapılmış bölümü, surların ve kalenin Helenistik ve Roma Dönemine kadar gittiği izlenimini vermektedir.Antik kaynaklarda "Bronz Duvarlı Kale" olarak anlatılan Giresun kalesi,muhtemelen Pontus Kralı Pharnakes-1 zamanında yapılmıştır. Trabzon Rum İmparatorluğunun 1300'lü yıllarda Türklere karşı en son sınır kalelerinden birisidir. Bu nedenle 1301 yıllarında Trabzon Rum İmparatoru Alexius-II tarafından tamir ettirilmiştir. Kalenin denize hakim oluşu ve ticaret yollarının birleştiği noktada bulunuşu kıyı kontrollü amaçlı askeri bir yapı olduğunu göstermektedir.

***Giresun Adası hakkında Bilgi:Karadeniz'in tek adası olan Giresun Adası kıyıdan bir mil açıkta yer almaktadır. 40.000 metrekare alana sahip olan ada, her yıl Mayıs ayında Aksu şenliklerinde ve yaz aylarında özel seferlerle ziyaret edilmektedir. Adada savaş tanrısı Ares'e adandığı düşünülen bir tapınağa ait kalıntılar bulunmuştur.

BAYRAM GELDİ-GEÇTİİİİİİİİİİ

Bayram öncesindeki 1-2 günde dahil olmak üzere o kadar yoğundum ki,yazacak bir sürü şey olmasına rağmen ben ancak fırsat bulabildim.Bu yoğunluğa birde şehit haberleri eklenince bilgisayara hiç yaklaşmek gelmedi içimden.Neyse geç olsunda güç olmasın demişler.



Ben küçükken bayram sabahlarında hep bu şarkıyla uyanırdım.Ben radyodan duyardım ama kızıma da özel bir gün olduğunu hissettirmek için kendim söyledim şarkıyı.
Şarkıyla uyandırma servisinden sonra,bilumum gerekli şeyler yapıldı ve geceden yatak başına hazırlanan ciciler(buda benim alışkanlığım) giyildi.

Büyüklerin ellerinden

küçüklerin yanaklarından öpüldü.

Mezar ziyaretleri yapıldı,minicik eller göğe açılıp 'amin 'denildi.



Sevdiklerimizle çekinilen fotoğraflardan sonra yenebildiği kadar çokolata yenilip,harçlıklar anneye teslim edilip oyun oynamaya dalındı.

11 Ekim 2007 Perşembe

ÖYLESİNE....

Bu aralar Eylül Ilgın'la dolaşmaktan büyük keyif alıyorum.Anne -kız yanyana geziyoruz,karşılıklı oturup bişeyler içiyoruz,alışverişe çıkıyoruz.Ordu'daki en iyi arkadaşım oldu kızım:)O kadar hızlı büyüyor ki hergün yeni birşeyle,yeni bir cümleyle karşılaşmanın heyecanı sarıyor içimi.Bayramlık alışverişine çıktığımızda beğenilerini dile getirebilen bir kızım var artık benim.Beğendiyi ayakkabıyı almak için direten,kırmızı elbise giyme isteğini söyleyebilen,her çarşıya çıkışımızda beni toka almak için dükkanlara sokan kokoş bir kuzum var hemde.Anneannesinin süslülüğü beni atlayıp torununa geçti herhalde.

Bugünlerin keyfini sürüyorum ve bu mutluluk İstanbul'dan taşınmakla ne kadar iyi yaptığımı bir kez daha kanıtlıyor bana..İyiki kuzum doğdu ve iyiki ben İstanbul takıntımı kontrol edilebilir seviyede tutabiliyorum.

KİTAPLAR GELDİ!!!!

Teknolojiyi hem severim hem korkarım.Bu yüzden kredi kartı kullanırken çok dikkatli olmaya çalışırım.Dikkatin dozu bazı zamanlarda aştığından internet üzeinden alışverişe hiç sıcak bakmadım,daha doğrusu bakmazdım.Ama ne zamanki aradım hiçbir kitabı Ordu sınırları (hatta komşu il Giresun'da)içerisinde bulamamaya başladım,o zaman imternetten alışverişi tekrar düşünmeye başladım.Tabii bunda sessiz sedasız takip ettiğim Yasemin'in bloğunun ve oğlu Cem için aldığı kitapların payı yadsınamaz.İlk siparişimizi vermek içinde tüm aradıklarımızı bulabildiğimiz D&R 'ın sitesini tercih ettik.



İşte aldıklarımızın listesi:

Şimdilik bir göz gezdirdik ama ilk fırsatta okumaya başlayacağız kızımla beraber .Okudukça da kendimizce anlatmaya çalışırız kitaplar hakkındaki fikirlerimizi.Bu ilk şiparişimiz oldu ,sanırım son olmayacak.Hatta farklı siteleri denemek için sabırsızlanıyorum,korkumu yenmek içinde bayramdan sonra ilk iş sadece sanal alışverişler için kullanılan bir kerdi kartı başvurusu yapmak olacak.Sizede keyifli okumalar:)

5 Ekim 2007 Cuma

TEMALI ÇOCUK ODALARI

Kız çocuğu annesi olarak favorilerimizi ilk beşe koyduk kızımla;
bu tarz duvar kağıtları odaya bambaşka bir hava katıyor ama şimdilik bizim bütçemiz için oldukça pahalılar.
Yinede fikir vermesi açısından oldukça yararlı olabilirler.